Kılıçlılı Ali Efendi Hazretleri

Kayseri

(d.1848 / ö.1917)

Anadolu âlim ve velilerindendir. Asıl adı Ali Rıza olup, babası Mehmed Efendi'dir. Halk arasında Kılıçlı Hoca ve ilmine izafeten "Büyük Hoca" olarak tanınır. Medresede öğrenci iken, arkadaşları arasında oynanan kılıç-kalkan oyununda, bir arkadaşını kaza ile yaralaması üzerine "Kılıçlı" adıyla anılmıştır. Hicri 1265–1267 (m.1848–1850) yılları arasında doğduğu tahmin edil­mektedir. 1336 (m.1917) yılında Kayseri'ye bağlı Şıhlı köyünde vefa etti. Kabri, aynı köydedir. Kılıçlı Ali Efendi ilköğreniminden sonra Kayseri medreselerinde okudu. İcazetini aldıktan sonra Şıhlı köyüne dönerek ders vermeye başladı. Köyüne bir medrese yapılması için yardımını istemek üzere Kadir Ağa adında bir köylü ile İstanbul'a gelip II. Sultan Abdülhamid Han'dan yardım istedi. Abdülhamid Han Hazretleri, büyük bir meblağı Ali Efendi'nin emrine verilmek üzere Adana valisine para gönderdi. Ali Efendi, Develi İlçesinin Şıhlı köyüne bu para ile bir medrese ile üç çeşme yaptırdı. Böylece Hazret, köyü maddî ve manevî susuzluktan kurtardı. Hamidiye Medresesi olarak bilinen bu medresenin inşaatı yedi yıl kadar sürdü. 1309 (m.1892) yılında inşaat tamamlanarak hizmete açıldı. Büyük bir dershanesi ve 24 hücresi bulunan bu dershaneden zamanla 350–400 kadar âlim yetişti. Kendisinden sonra da bu medresede birbirinden değerli âlimler müder­rislik yapmışlardır. Kılıçlı Ali Efendi, iri yapılı, uzun boylu, gür sesli, heybetli, sözü tesirli, nüfuzlu ve itibarlı, kendisini görür görmez saygı duyulan hayırsever bir zattı. Evi her zaman gelen gidenlerle dolup taşardı. Çok cömert olup, ikram etmekten büyük haz duyardı. Kimsenin kalbini kırmaz, herkesle hoş geçinirdi. Ömrü hep ilim öğretmek ve nasihat etmekle geçen Kılıçlı Ali Efendi Hazretleri, yumuşak havluluğunun yanında, heybetli bakışlarıyla karşısındakini şahsına saygı duymaya mecbur bırakırdı. Yaptırdığı Hamidiye Medresesinde uzun zaman Hanefi fıkhını anlattı. Medresedeki çalışmalarının dışında vaktini daha çok Kur'an okuyarak geçirirdi. Merhum Kozan Müftüsü Fazıl Osman Efendi'nin oğlu Ahmed Cevdet Çamurdan anlatıyor: "Kılıçlı Ali Efendi'yi şahsen iyi tanırım. Başı büyük sarıklı olup, üç etekli zıbın giyerdi. Kıyafeti yerinde, gösterişli bir zattı. Her gittiği yerde Müs­lüman ve Hıristiyan herkesin hürmetini cezbeder ve yollarda giderken herkes ayağa kalkardı. Âlim, fazıl, cesur ve çalışkan bir zattı. Kürsüde vaaz ederken, herkes can kulağı ile onu dinlerdi. Nasihatlerden ve duasından yararlanmak için adeta insanlar birbirleriyle yarış ederlerdi."

Yüce Allah sırrını mukaddes ve mübarek kılsın.